Herkesin ne yediğini ve içtiğini bilmesi hakkıdır. Son 5 yılda geliştirilen teknolojiler, gıda sahteciliğinin tespit edilmesini ve önlenmesini önemli ölçüde kolaylaştırmıştır. Bu konuda yapılan her türlü girişim ve yenilik, daha sağlıklı bir gıda ekosistemi için yeni bir adımdır. Peki gıda sahteciliğini önlemek için ne gibi yeni teknolojiler var?
5 yıl önce “Gıdalardaki sahteciliği nasıl önleriz?” başlığı ile bir yazı yazmıştım.
Hala, en muhatap olduğum soruların başında bu geliyor. Son beş yılda teknoloji ile birlikte önemli gelişmeler yaşandı, bunların bilinmesini istiyorum.
İnsanlar yediklerinden emin değil, gıda güvensizliği işini doğru düzgün yapan kişi ve şirketleri de etkiliyor, kayıt dışı bir piyasa oluşuyor ve gıda markalaşmasında ciddi bir sorun oluşturuyor.
Taklit, tağşiş ve hileyi kapsayan gıda sahteciliği, gıda ürünlerinin kalitesini, güvenliğini veya menşeini aldatıcı bir şekilde değiştirmeyi ifade eder. Gıda sahteciliği, tüketicileri yanıltmanın yanı sıra, gıda güvenliği riskleri oluşturabilir.
50 milyar dolarlık bir sahtecilik pazarı
Gıda sahteciliği, dünya çapında önemli bir sorundur. Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) 2022 yılında yayınladığı bir rapora göre, 50 milyar dolar büyüklüğe ulaşan sahtecilik pazarı, işini doğru yapan şirketlere de her yıl 10-15 milyar dolarlık maddi kayıp yaşatmaktadır. Kayıtdışı bir pazar olduğu için 50 milyar dolara çok aşan miktarlarda olduğu da söylenebilir.
En önemli insan hakkı olan inanç, kültür ve yaşam biçimi bakımından da gıda sahtekarlığını önlemek önemli bir sorumluluktur. Helal, Koşer gibi inanç yaklaşımlarının yanı sıra vegan, vejeteryan yaşam biçimleri ile alerjen sağlık yönleriyle de gıda sahtekarlığının önlenmesi stratejik bir durumdur.
Gıda sahteciliği, çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Örneğin, gıdalara kalitesiz veya tehlikeli malzemeler karıştırılabilir, gıdaların menşei değiştirilebilir veya gıdaların miktarı veya içeriği yanıltıcı bir şekilde abartılabilir.
Gıda sahteciliği, tüketicileri yanıltarak, onların sağlığını ve güvenliğini riske atabilir. Örneğin, gıdalara karıştırılan kalitesiz veya tehlikeli malzemeler, gıda zehirlenmesine veya diğer sağlık sorunlarına neden olabilir. Gıdaların menşeinin değiştirilmesi, tüketicilerin belirli gıdaları tercih etme nedenlerini ortadan kaldırabilir. Gıdaların miktarı veya içeriği yanıltıcı bir şekilde abartılması, tüketicilerin gereksiz yere fazla ödeme yapmasına neden olabilir.
Gıda sahteciliğini önlemek için çeşitli önlemler alınabilir. Bu önlemler arasında, gıda güvenliği düzenlemeleri, denetimler ve farkındalık kampanyaları yer almaktadır.
Gıda sahteciliğini önlemek için geliştirilen teknolojiler
Son 5 yılda, gıda sahteciliğini önlemek için çeşitli teknolojiler geliştirilmiştir. Bu teknolojiler, gıda ürünlerinin kimliğini, kalitesini ve güvenliğini doğrulamak için kullanılabilir.
Gıda İzlenirliği, gıda sahteciliğini önlemek için en başarılı yöntemlerden biridir. Son teknolojiler de gıda izlenirliği konusunda yazılım ve donanımlar sunuyor. Farklı amaçlar için de kullanılabilecek bu teknolojiler, gıda sektöründe yeni fırsatlara da yol açacaktır.
Gıda sahteciliğini önlemek için geliştirilen benim tespit edebildiğim bazı teknolojiler şunlardır:
● DNA analizi, gıda ürünlerinin menşeini doğrulamak için kullanılabilir.
● İzotop analizi, gıda ürünlerinin yetiştirildiği bölgeyi belirlemek için kullanılabilir.
● Yapay zeka (AI), gıda ürünlerinin etiketlerini ve ambalajlarını analiz etmek için kullanılabilir.
● Blockchain, gıda ürünlerinin tedarik zincirini izlemek için kullanılabilir.
Bu teknolojiler, gıda sahteciliğinin tespit edilmesini ve önlenmesini önemli ölçüde kolaylaştırmaktadır.
Yapay zeka burada da görevde
Her alana giren yapay zeka uygulamalarının gıda sektöründe olmaması da düşünülemez:
● BM, gıda sahtekarlığını önlemek için blockchain teknolojisini kullanan bir sistem geliştirmiştir. Bu sistem, gıdanın tedarik zinciri boyunca izlenmesi ve sahtekârlığın tespit edilmesini kolaylaştırmaktadır.
● Microsoft, gıda sahtekarlığını önlemek için yapay zeka (AI) teknolojisini kullanan bir sistem geliştirmiştir. Bu sistem, gıda ürünlerinin fotoğraflarını analiz ederek sahtekârlığı tespit etmektedir.
● FraudTech, gıda sahtekarlığını önlemek için makine öğrenimi (ML) teknolojisini kullanan bir sistem geliştirmiştir. Bu sistem, gıda ürünlerinin etiketlerini analiz ederek sahtekârlığı tespit etmektedir.
Önceki yazımda bahsettiğim “Authenticity” tekniği konusunda bile önemli gelişmeler yaşanmış. Fransa’da uygulanmaya başlayan authenticity tekniği artık Belçika, İtalya ve İspanya’da hayata geçmiş. Teknik yapay zeka ve blockchain ile donatılarak daha sağlıklı, hızlı ve etkin olması sağlanmış. Fransızların en çok taklit edilen ürünleri olan şarap ve peynir için başlatılan uygulama artık pek çok meyve ve gıda ürünü için de uygulamaya geçilmiş. Haliyle eskiye göre maliyeti de çok daha makul fiyatlara inmiş.
Türkiye’de gıda sahteciliği
Türkiye, gıda sahteciliğinin yaygın olduğu ülkelerden biridir. Gıda sahteciliği, özellikle zeytinyağı, bal, fındık, kuru meyve ve baharat gibi ürünlerde yaygın olarak görülmektedir. Bu ürünlerdeki sahtecilik, dünyada da çok yaygındır. Netflix’de yayınlanan “Gıda Suçları” belgeseli izlenmeye değer. Bu diziyi izleyince Türk ürünleri hakkındaki sahtecilik algımız utandırabilir. Az veya çok yine de sahtecilik olmaması gereken bir olgu.
Türkiye’de gıda sahteciliğini önlemek için çeşitli çalışmalar da yapılmaktadır. Bu çalışmalar arasında, gıda güvenliği düzenlemeleri, denetimler ve farkındalık kampanyaları yer alıyor.
Gıda sahteciliği, dünya çapında önemli bir sorundur. Gıda güvenliğini ve tüketici sağlığını korumak için, gıda sahteciliğini önlemek için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir. FAO’nun yanı sıra Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Uluslararası Gıda Güvenliği Ajansı (IFSA) ve Dünya Ticaret Örgütü (WTO) gıda sahtekarlığı ile mücadelede eğitimlerin yanı sıra teknolojinin kullanımını teşvik etmektedir.
Son 5 yılda geliştirilen teknolojiler, gıda sahteciliğinin tespit edilmesini ve önlenmesini önemli ölçüde kolaylaştırmıştır. Bu teknolojilerin yaygın olarak kullanılması, gıda sahteciliği ile mücadelede önemli bir rol oynayacaktır.
Başka neler yapılabilir?
Türkiye’de gıda sahteciliğini önlemek için geliştirilebilecek bazı uygulamalar şunlardır:
● Ürün spektrumları, bir ürünün kimliğini ve özelliklerini tanımlayan bir dizi parametredir. Türkiye’de üretilen gıda ürünlerinin ürün spektrumlarının belirlenmelidir.
● Coğrafi işaretler, belirli bir bölgede üretilen ve belirli özelliklere sahip olan ürünleri tanımlamak için kullanılır. Türkiye’de üretilen gıda ürünlerinin coğrafi işaretlerinin tescili devam etmelidir. Son dönemde coğrafi işaret tescili konusunda önemli adımlar atıldı.
● Gıda güvenliği denetimleri güçlendirilmelidir. Bakanlığın bu konuda denetimleri süreklilik göstermelidir.
● Gıda sahteciliği konusunda tüketicilerin farkındalığının artırılmalıdır.
● Markaların uluslararası tescili de küresel olarak açılım sağlayacak şirketler için önemlidir.
Herkesin ne yediğini ve içtiğini bilmesi hakkıdır. Gıda sahteciliğini önlemek için yapılan her türlü girişim ve yenilik daha sağlıklı bir gıda ekosistemi için yeni bir adımdır.