Güneş, çeşitli vücut fonksiyonlarını uyumlu hale getirerek doğanın zaman tutucusu olarak hizmet eder. Güneş ışığı bizi sadece uykudan uyandırmakla kalmaz, aynı zamanda metabolizmamızı da hızlandırır. Güneş ışığı ve beslenme arasındaki ilişki hakkında paylaşmak istediğimiz bazı ilgi çekici bilgiler edindik.
Güneş ışığı ile uyum
Doğanın güneşin döngüsünü takip etmesi gibi, öğünlerimiz güneş ışığı ile aynı hizaya geldiğinde biz de fayda görürüz. Metabolizmamız gündüzleri zirve yapar, bu da bizi öğünlerimizdeki besleyici vitamin ve besin maddelerine daha açık hale getirir.
Vücudumuz açık bir mesaj gönderir: “Uyanığım ve beslenmeye hazırım.”
Güneş ışığı gözlerimize ve cildimize dokunduğunda, vücudumuzu beslememiz için bir sinyal görevi görür.
Kış mevsimi genellikle güneş ışığına maruz kalmamızı kısıtlar. Öyleyse neden sağlıklı bir yemeğin veya taze bir meyve suyunun tadını açık havada çıkarmayalım? Güneşli günlerde güneşi kucaklamak için kahvaltınızı, öğle yemeğinizi veya öğleden sonra atıştırmalıklarınızı dışarıya taşımayı düşünün. Özellikle soğuk aylarda vücudunuz bunu takdir edecektir. Küçük değişimler önemli faydalar sağlayabilir!
Bu yaklaşım bize neden cazip geliyor? Güneş doğanın güç merkezidir. Tükettiğimiz meyve ve sebzeler güneşin sıcaklığı altında gelişir. Yediğimiz yiyeceklerin, altında beslendiği güneşin özünü taşıdığını düşünmek büyüleyici. Doğaya yakın yiyecek ve içecekler tüketerek, mecazi anlamda güneşin enerjisini içimize çekebiliriz. Bu nedenle meyve sularımız doğanın saflığını onurlandıran ham malzemelerle hazırlanmaktadır.
İşte güneşte yemek yemek için altın fırsatınız: Egzersiz sonrası sabah güneşinde canlandırıcı ve nemlendirici bir meyve suyunun tadını çıkarın veya öğleden sonra güneşin kucaklaması altında vücudunuzu temel besinlerle yenilemek için biraz zaman ayırın. Vücudumuz bu sinerjiye olumlu yanıt vererek besin emilimini ve sindirimini optimize eder.
Güneş ışığına odaklı bir yaşam
Kan hücrelerimiz cildimiz aracılığıyla UV ışınlarını absorbe etmekle meşguldür ve çoklu görevler onların işi değildir. Yiyeceklerin işlenmesini beklerken sindirim sistemimizde oyalanmazlar. Bazen, yemek yemeden güneşin parlamasına izin vermek en iyisidir. GÜNEŞ IŞIĞI ODAKLI!
Gün batarken ve güneş ufkun altına inerken, bol miktarda vitamin, enzim, antioksidan ve kalori almış olmayı hedeflemeliyiz. Vücudumuz ve metabolizmamız daha sonra dinlenmeye geçer.
Akşamları akıllı telefonlar, dizüstü bilgisayarlar ve TV’ler gibi ekranlardan gelen yapay ışıktan uzak durmak çok önemlidir. Mavi ışık vücudumuzun doğal ritmini bozarak yanlış bir açlık hissine neden olabilir. Bu kafa karışıklığı büyüsünü yapan yapay parıltıdır.
Güneşle birlikte kalın
Bu kavramı karmaşık bulabilirsiniz, ancak gerçekten basittir. Beslenme düzenimizi güneşle uyumlu hale getirerek ve çiğ gıdaları diyetimize dahil ederek uyumlu bir akor yakalayabiliriz. Öyleyse, bu içgörüyü yakalayın, avantajların tadını çıkarın ve ışıltılı bir beslenme yolculuğuna çıkın. İşte size bu yolda rehberlik edecek bazı soğuk sıkım yoldaşlar.
