Akdeniz beslenme düzeni: Meme kanseri riskini azaltabilir mi?

0
384

Akdenizli insanların geleneksel beslenme tarzının, astımın üstesinden gelmekten bilişsel gerilemeyi önlemeye, diyabet riskini azaltmaktan Parkinson hastalığını önceden engellemeye kadar bir dizi sağlık yararı olduğu bilinmektedir. Son zamanlarda yapılan araştırmalar, bu listeye bir yenilik daha ekledi: Meme kanseri riskini azaltma potansiyeli.

Akdeniz beslenme düzeninin bu etkiye sahip olması şaşırtıcı değildir çünkü sebze, meyve, balık ve zeytinyağı gibi sağlıklı besinleri vurgulayan bu diyetin faydaları saymakla bitmez. Ayrıca, Akdeniz ülkelerindeki meme kanseri oranlarının ABD ve Avrupa ülkelerine kıyasla daha düşük olması da dikkat çekicidir. Ancak, bu beslenme tarzının meme kanserinin gelişimini etkileyip etkilemediği konusundaki geniş çaplı araştırmaların sonuçları çelişkilidir.

Bu tür araştırmalara şüphe ile yaklaşmak önemli olsa da, bu yazının konusu olan araştırmaya dikkat etmek önemlidir. JAMA Uluslararası Tıp dergisinde yayınlanan bu çalışma, farklı beslenme düzenlerini değil, katılımcılara şu üç beslenme şeklinden birini atıyor: Saf sızma zeytinyağı ile desteklenmiş Akdeniz usulü beslenme, aynı beslenme düzeninin karışık kabuklu yemişle desteklenmiş versiyonu ve yağ alımının kesildiği bir diyet yapan kontrol grubu.

Ancak, bu çalışmanın asıl amacı meme kanseri değildi. Araştırmaya katılan 4282 kadın katılımcı, Akdeniz beslenme düzeninin kalp-damar hastalıklarının önlenmesindeki rolünü incelemek üzere seçilmişti. Yaklaşık 5 yıl süren araştırma, 2010 yılında kalp sağlığı üzerindeki faydaların beklenenden daha hızlı bulunması nedeniyle sona erdi.

Araştırmanın ikincil bir sonucu olarak ortaya çıkan meme kanseri verileri ilginçtir. Araştırmacılar, saf sızma zeytinyağı ile desteklenmiş Akdeniz beslenme düzenini takip edenlerin meme kanserine yakalanma oranının, az yağlı yiyen kontrol grubundakilere göre yüzde 68 daha düşük olduğunu belirledi. Karışık kabuklu yemişle desteklenen grup da düşük bir kanser oranına sahipti, ancak bu rakam kayda değer değildi.

Araştırmacılar, zeytin yağının içinde bulunan polifenol gibi biyolojik açıdan aktif bileşenlerin, hücre çoğalmasını baskılayarak kanser gelişimini önleyebileceğini düşünmektedir. Özellikle, oleokantal adlı bileşenin, meme kanserinde tümör büyümesini ve yayılmasını azalttığı daha önce kanıtlanmıştı.

Ancak, bu çalışmanın kısıtlı veri seti ve katılımcıların özellikleri göz önüne alındığında, hemen bir sonuca varmak için aceleci davranmamak önemlidir. JAMA Uluslararası Tıp dergisi de bu konuda dikkatli olunması gerektiğini vurgulamaktadır.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here